Engelliler malesef çalışamıyorlar,işe giremiyorlar,iş bulamıyorlar,iş bulamadıkları için üretken vatandaş ve birey olarak yaşamlarını sürdüremiyorlar.Sosyal yaşamın içerisine aktif ve eşit olarak katılamıyorlar.Dolayısıyla bu aslında bir insan hakları ihlali.Ama biz bu projelerle bizlere bu şekilde kapı açan,destek veren güçlerle bir araya geldiğimizde bu uçurumu kapatabiliriz diye düşünüyoruz.

Ercan Tutal, AYDER Kurucusu ve Yön.Kur.Başk.

Türkiye’de engelli nüfusunun %12 olduğundan bahsedilir.Bu çok ciddi bir rakam.Şöyle de denebilir:40 kişilik bir derslikte en az 4 engellinin olması gerekiyor.Veya 100 kişilik bir otobüse bindiğinizde yolculardan 10 tanesinin engelli olduğunu görmeniz gerekiyor.Ama öyle değil.Neden? Türkiye’de engelliler malesef ne sokağa çıkabiliyor, ne ulaşım hizmetlerinden faydalanabiliyor.En başta bunlar engellendiği için eğitime katılamıyor,istihdama yönelemiyor, çalışamıyor, para kazanamıyor.

Hansın Doğan, UNDP Proje Yöneticisi

Kentler tüm halkıyla birlikte yönetilir ve yönetirler.Bu yönetimin içerisinde engellilerin de olması,onların ileriye yönelik kültür-sanat paylaşımcılıklarını ortaya koyması ve onların da topluma yön vermesini sağlamak adına bu projenin içindeyiz.

İsmail Ünal, Beşiktaş Belediye Başkanı

Hem öğrenci yakını hem öğrenci hemde gönüllü olarak söyleyebilirimki Düşler Akademisinde verilen eğitimin çok verimli olduğunu biliyor ve görüyorum. Akademiye katılan öğrenci arkadaşlarıma hakettikleri ilgi ve değer fazlasıyla veriliyor.Sonuç olarak gördüğümüz başarılar bizi gerçekten çok mutlu ediyor.

Perihan Yazgan, Öğrenci Yakını ve Akademi Gönüllüsü

Ben Sefa Karapinar. 24 yaşında, işitme engelli biri olarak, biraz duyabilen ve konuşabilen biriyim, herkese merhaba diyorum :) Plato Film-Yapım ve Yönetmenlik eğitimini bitirdikten sonra Düşler Akademisinde film eğitimine katıldım. Benim için renkli bir ortamdı. Derslerde ve kısa film çekimlerinde eğlendim. Öğrendiklerim ve herşey çok güzeldi. Bu projede emeği ve yardımı bulunan insanlara, Düşler Akademisi görevlilerine,eğitmenlere, gönüllülere ve bizi destekleyen herkese cok teşekkür ediyorum. Hepimiz sinema gibiyiz...Sevgiler.

Sefa Karapınar, Film Atölyesi Öğrencisi

Düşlerde sınırları kaldıranlara merhaba...
Hepimizin hayalleri vardı gerçekleşmesi mümkün gözükmeyen...Bir gün Düşler Akademisi’ni tanıyıncaya kadar sürdü bu ümitsizliğimiz.Yaşamda biz varız dedik, biz de üretebiliriz, biz de bu toplumun birer parçasıyız,bizler de yapabiliriz.Biz bu inanca Düşler Akademisi’nde sahip olduk. Biz engelleri kaldırdık! Sizler de kaldırın! Önyargıları birlikte yok edelim! Bize bu fırsatı verenlere milyonlarca teşekkürler...

Zafer Akman, Fotoğraf Atölyesi Öğrencisi

Ben ritm atölyesine devam eden Tolga Tungur'un annesiyim. Ritm derslerini bir gün bile kaçırmadık. Tolga ve ben bir şeyleri başarmanın mutluluğu içindeyiz. Tolga'nın bir grup ile birlikte hareket edebilmesi beni çok sevindiriyor.
Sizlerle tanışmaktan dolayı çok mutluyuz ve her zaman hayatımızda olmanızı istiyoruz.

Ayşe Tungur, Düşler Akademisi Öğrencisi Tolga Tungur'un Annesi

Akademiye ilk basladığım günden beri yogun bir elektrik alıyorum.Kursa katılan arkadaslarımızın verdigimiz bilgileri almaları beni daha cok tatmin ediyor ve daha fazla ögretme isteği doguyor böyle bir projede yer aldıgım için cok mutluyum.

Nezih Atik, Enstrüman Atölyesi Öğrencisi

Hayatta hepimizin bi hedefi vardır; Kardelen çiçeği gibi olmak..Kardelen çiçeği;bütün sert ve zorlu hava koşullarına dayanabilen tek çiçektir..Hepimizin olmak isteyip te olamadığı kardelen çiçekleri aslında hep ‘eksik’ zannettiklerimizmiş. Hayata sapasağlam tutunan ve hiç bi zorluğa boyun eğmeyecek kardelen çiçekleri var artık hayatımda..Onları görünce anladım ki aslında eksik olan bizmişiz de haberimiz yokmuş..Kardelenleri görebilmeniz için çıkacakları sert toprağı biraz itelemeniz yeterli..Sizi seviyorum kardelen çiçekleri…ve her geçen gün sizden bişey daha öğrenmenin heyecanıyla doluyorum..Bu aileye katılmanın haklı gururu içindeyim.Hepinize müteşekkirim.

İkbal Demir, Akademi Gönüllüsü

Yazın Bodruma davetiyle başladı, koşmalar paylaşımların tüm zerrelerine, sahici bir birlikteliği duyurdu bizlere. Dalmak özgürlükmüş çoğu kişi bildi bunu, gönül buraya da uğramış imece bir ilmiğe, güç veriyor Van’ın denizi n de bir kamp. Daha Alternatif gidip Artvin’e selam veriyor. Düşler ellerimizde ritmin ışığın yansımasında, düşler tuvale renkler ayrı bir cümbüş şimdi. Barışın tebessümün de bu gün de uğruyor bize.

Gökhan Göçer, Vokal Atölyesi Öğrencisi

Düşler Akademisi projesini çok sevmemin ve inanmamın onca sebebi arasında cesur öğrencilerimizin düşlerinin gerçekleşmesine en başından beri inanıp destekleyen eğitmen ve gönüllülerimiz var tabii ki…Atölyelerde zaman geçirmenin yaşattığı keyfi anlatmanın bir yolu var mı emin değilim. Gelip bizzat denenmesi gerekiyor diye düşünüyorum.

Yeşim MİNNETOĞLU, Düşler Akademisi Gönüllüsü

Düşler Akademisi, sanatın dönüştürücü ve geleceğe taşıyan gücünü bilen 10 sanat atölyesiyle sadece Türkiye'de değil dünyada da bir "ilk" olmasıyla da çok anlamlı ve çok önemli.

Barış Sarıbaş, Resim Atölyesi Eğitmeni

Hayatın hepimize biçtiği bir paha vardır. Ve bunu kimse kimsenin elinden almamalı; buna cüret edememelidir. "Engelli" demek doğa tarafından fiziksel ya da zihinsel olarak engellenmiş olan kişi demek değildir. "Engelli" demek çevresi tarafından yapıştırılan "yapamazsın" yaftasının ağırlığını omuzlarında taşıyan kişi demektir.Onlar hayatın içinde -çoğu zaman- "boş alan" da buluveriyorlar kendilerini. Rolleri ellerinden alınmış olarak !  Tek şeye ihtiyaçları var: onlara oynayacakları rolü verip onlarla karşılıklı oynamanız. Sonrasında yaratabilecekleri güzelliklere gerçekten hayran kalabilirsiniz.
Sanıyorum ki Düşler Akademisi ve bünyesinde çalışanlar çoğu zaman çevresi tarafından "engellenmiş" insanlar için çok şey yapıyor.... Sonuç ise bence gayet başarılı...

İlhami Özdemir, Oyuncu - Eğitmen

Ön yargılarım vardı yok oldu...Korkularım vardı kayboldu...Küçük sevinçlerim, kocaman neşeye
Cılız umutlarım, inanca döndü...
Ve biliyor musunuz, bir düşüm vardı,
Gerçek oldu...
Bana Düşler Akademisi dediğinizde hissettiklerim bunlar. İnanılmaz deneyimler yaşadım. Hayata bakış açım değişti ve içimde kocaman bir neşe ve heyecan var. Hayatıma açtığın düş penceresi için teşekkürler.

Funda Şen, Film Atölyesi Eğitmeni

Düşler akademisi; heyecan verici, ufuk açıcı, farklı, aynı, birlikte, özgür, yaratıcı, dinamik, sezgisel ya da zihinsel, yenilikçi ve deneysel ya da geleneksel, rastlantısal ya da sistemli ama illa ki üretken. Bilgi paylaşımının, öğrenmenin, birlikte üretmenin fırsatını sunan Düşler Akademisi'ne bir yerinden dahil olan herkese teşekkürler.

Korhan Karaoysal, Fotoğraf Atölyesi Eğitmeni

Benim Düşler Akademisi hikayem bir ‘Forward Message’ ile başlıyor. Ve şimdi gönüllü olarak resim atölyesinde ikinci dönemimdeyim. Burada zaman çok çabuk geçiyor ve tamamen olumlu duygu ve paylaşımlarla , arkadaşlıklarla ,kazanım ve başarılarla .Çıkar hesap gütmeyen sevgi ve güvene dayanan duygularla ... Sosyal ,siyasi , ekonomik farklılıkları hiçe sayarak ...Çoğu zaman Düşler Akademisi'nde öğrenciler mi yoksa biz gönüllü ve eğitmenler mi daha çok şey öğreniyoruz diye kendime soruyorum. İçtenlikle belirtmeliyim ki Düşler Akademisi'nde en az sosyal dezavantajlı arkadaşlar kadar çok şey öğrendim ve hala öğreniyorum ve öğreneceklerimin merakındayım. Sanırım diğer gönüllü arkadaşlarım da benimle aynı düşünceleri paylaşıyorlardır. Hiç mi olumsuz bir şey yok diyeceksiniz belki de. Ne de olsa bu kadar olumlu bir tablo İstanbul gibi bir şehirde pek olası gelmiyor insana .İçtenlikle belirtmeliyim ki bazı maddi destek sıkıntılarımızın dışında her şey çok güzel ! Günden güne ailemiz genişliyor ve hedeflerimizin çıtası yükseliyor.
Eger siz de başkalarına çıkarsız yardım etmek istiyorsanız , ülkemizdeki olumsuzlukları olumlu hale getirmek istiyorsanız ; düşüncelerinizi artık eyleme dökün ve bize katılın !

Ayfer Kurtuluş,Tasarımcı, Resim Atölyesi Gönüllüsü

İlk gün izlenimleri olarak size sevinçle iletebilirim ki ; kızlar fotoğraf atölyesinden çıktıktan sonra "hoşunuza gitti mi" sorusuna çok güzeldi,bize arkadaşlarıymış gibi davrandılar dediler...
İlk karşılaşma çok önemlidir...Ve onlar içinde önemli oldunuz...
Teşekkür ederim her şey için....

Elif YILMAZ, Akademi Gönüllüsü / SHCK

Derslere katılanların bedensel engelli olmaları, yaşam ve çalışma azimlerinden hiçbir şey kaybettirmiyor. Evde boş oturmaktansa çalışıp hayatlarına bir meslek ve renk katmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Yani engelleri bulunsa da engel tanımıyor ve yaşama dört koldan sımsıkı sarılıyorlar. Bu beni inanılmaz derecede etkiledi. Derste geçirdiğim her dakika benim için çok özel.

Ece AKPULAT, Enstrüman Atölyesi Gönüllüsü

Yamalı bir tekne ile nehirden yola çıkan (AYDER) her durağında bütün imkansızlıklara rağmen teknesinde ağırladığı konuklarına hiç birşeyin imkansız olmadığını sevgiyle öğretti. Belkide kimsenin cesaret bile edemediği duraklara büyüyerek ve başka yamalı tekneler ve inanan insanlar ile birlikte hiç birşeyin imkansız olmadığını kanıtlayarak gitti. Bu yolculukta dışarıda zor diye tabir edilen hayatı benimseyen ve kendi dünyalarında kişilik çatışması yaşayan dostlarım ile su altında inanılmaz bir değişime imza atıltı. (KIZIL DENİZ) (Alıntı) Kızımın hayatında kızıl deniz öncesi ve sonrası diye ikiye ayırıyorum. Bunun gibi binlercesi Bodrum,İzmir,Kars,Van. Bütün bu gelişmeler yaşanırken teknesini büyüten, inan insanlarını da teknesine alarak misyon ve vizyonunu yapmanın gururu ile büyük fırtınalar ve güzellikler ile İstanbula ulaştı. Sorunun kalbi İstanbul diye görünüyordu ama (AYDER) için (İmpossible is nothing!!) hiç birşey imkansız değildi. Büyük destekçilerimiz ile ve inanan insanlarımız ile yola çıktık, daha 3 ay olmasına rağmen birçok yıldızı var bile. Yıldız hikayesini zaten biliyoruz. Yıldızlarımız ait olduğu yere okyanusa gitmeleri için Düşler Akademisi herşeyi yüklenmiş durumda ve yoluna devam edecek yolunuz açık olsun.

Kemal MALLI, Dj Atölyes Gönüllü Eğitmeni- DA Proje Ekibi

Yaklaşık 7 yıllık bir öğretmen olarak 3.5 yıldır özel eğitimde çalışıyorum. Resim konusunda tam bir beceriksizim. :) En iyi çizdiğim şeyler: Cin Ali, ev, ağaç. Ama resim atölyesinde, ENGEL_Lİ diye adlandırılan çocukların-gençlerin yarattığı muhteşem resimler ve şimdi -sevgili arkadaşım- diyebildiğim eğitmenimiz Barış Sarıbaş’ın dar kalıplara sığdırmadığı sanat anlayışıyla, ben de, sanatın insanları nasıl ENGELSİZLEŞTİRDİĞİNİ görmüş oldum.

Tanyel SÜZER, , Kişisel Gelişim Gönüllüsü

16 Eylül 1984 yılında Cezayir 'in oran şehrinde doğdum.2 yaşında menenjit oldum.Yüksek ateşten dolayı havale geçirdim ve kulaklarım sağır oldu. İlk ve orta okulu Mimar sinan İşitme Engelliler okulunda,Liseyi de Mimar sinan istanbul valiliğini cok programlı lisesinde okudum. Üniversitesiyi kazandım fakat istanbul dışı olduğu için babam göndermedi , 2yıllık olan Beyoğlu olgunlaşma enstitüsü meslek okulunu Grafiker bölümü bitirdim.Son olarakta Finansbank a girdim PK Dokuman Yonetimi Ve Sozlesme Takibi bölümünde çalışmaktayım. Engelliler için Düşler Akademisi açıldığı için mutluyum burada kendimi geliştireceğime eminim ve İşitme engelli olmama rağmen bütün sosyal faaliyetlere katılıyorum ve bundan çok memnunum.

Esra YÜCEÖZ, Dans Atölyesi Öğrencisi

Merhaba,

Ben Koray Arslan. Geçirdiğim bir kaza nedeniyle omurilik felçli oldum. Engelli olduktan sonra sanki kendimi ayrı bir dünyanın içinde buldum, sanki iyi ve güzel şeyler benim için değildi, ulaşamayacağım, erişmesi güç, bana “uzak” yerlerdeydiler, onlar “normallerin” dünyasındaydı. Bana dayatılansa kadercilik, hüzün ve mutsuzluktu. Kabuğumu kırmaya çalıştığım günlerde Düşler Akademisi’yle karşılaştım, uzun zamandır ilgi duyduğum yapmak istediğim sanatı, fotoğrafçılığı Düşler Akademisinde öğrenmek için başvurdum. Açıkçası başvururken biraz umutsuzdum zira göstermelik yapılan ve saman alevi gibi sönen çalışmalar tecrübe etmiştim ama Düşler Akademisi ilk günden bende hiçbir kuşku bırakmadı çünkü orda pırıl pırıl insanlarla tanıştım. Adeta benim için benden daha çok çabalıyorlardı, ayrımcılığın olmadığı, kimsenin dışlanmadığı bir dünyaydı burası… Hocalarım Aylin Dinçel ve Korhan Karaoysal’la tanıştım. Üretmek istiyorum, insanlara bir şeyler anlatmak istiyorum, benim için bunun yolu fotoğraftır dedim ve derslere başladık. Hiç bitmesin istediğim yeni dostluklar kurduk. Kim derdi ki bir yerlerde bir avuç insan hafta sonlarını evlerinde geçirmek yerine sabah erkenden kalkıp engelliler için, iyi şeyler yapmak için Düşler Akademisine geliyor? İşte Akademide gerçekleşen budur, öğretmek öğrenmek ve Pazar sabahlarının verdiği huzuru paylaşmak…

Koray ARSLAN, Fotoğraf Atölyesi Öğrencisi

İnanılmaz hayat deneyimleri alıyorum bu ortamdan. Bunun hep devam etmesini istiyorum. Çünkü yaşama karşı bir duruş, bir savaş.. Yaşama dair çok güzel bir adım.

Gökçe SEZER, Drama Atölyesi Eğitmeni